4 Haziran 2013 Salı

MİRAC'I SELAMLARKEN


“Ya Rabbi, bize Recebi ve Şabanı mübarek kıl, Ramazana da ulaştır.(Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/259)

Peygamberimizin (sallallahu aleyhi ve sellem), “Ya Rab, bize mübarek kıl” dediği Ramazanın ilk müjdeleyicisi olan Receb ayı içinde iki tane de paha biçilmez inciyi barındırmaktadır. İlki Regaib, ikincisi de Miraçtır.

Bazı ulemaya göre ikinci bir kadir gecesi mübarekliği taşıyan Miraç, Rasulullahın (sallallahu aleyhi ve sellem) terakki hayatının zirve noktasının adıdır. Çünkü Miraç daha önce hiç kimseye nasip olmamıştır. O, hem ilktir hem de son.

Rabbimizin bir manada kullarına olan sevgi ve merhametinin eseri olan Miraç olmasaydı, saadet-i ebediyeyi bu kadar yalın göremeyecek, bizim için hazırlanmış gizli hazineleri ucundan da olsa müşahede edemeyecektik.

Kuran-ı Hakim, Peygamberimizin bir sürü vasfı varken O’nun kulluğunu ön plana çıkarmıştır. Hazırladığı güzellikleri kullarına göstermek için en sevdiği kulunu huzuruna almıştır.

Miraç’ta Rahim isminin cilvelerini hissederiz. Gerek bize bahşedilen hediyeleriyle, gerekse işlenildiğinde neticesi elim olan amellerin anlatıldığı bölümüyle.

Aslında yetim malı yiyenlerin, dedikoducuların, zinakarların, faiz yiyenlerin azaplarının anlatıldığı, resmedildiği yerler bile merhamet edalıdır. Rabbimiz (celle celâluhu), “Kullarım bunlara yaklaşıp kendinize yazık etmeyin” demektedir bizlere.

Mahzun Nebî’nin hüznünün katlandığı, tahammül sınırının zorlandığı senenin adıdır Miraç.

En sevdiklerinin birer birer dar-ı bekaya yürüdükleri senenin adıdır Miraç.

İlk önce Ebu Talibin ayrılışı, daha “Ey amcacığım, ne çabuk da hissettirdin yokluğunu” cümlesi kulaklarda yankılanırken biricik eşi Hazreti Hatice’nin vefatı.

O Hatice ki, çocuklarının annesi, teselligahı, servetini hiç tereddütsüz uğrunda harcayan, Hira’da O’na yiyecek taşıyan ve defalarca Cebrail tarafından “Ey Muhammed Allah'ın (celle celâluhu) Hatice’ye selamı var” iltifatına mazhar olmuş bir kamet-i balaydı.

Taiflilerin gadirlerinin, bir peygamberi taşlamanın bahtsızlığının henüz unutulmadığı, Habbab gibi sahabilerin “Ya Rasulallah! Allahın (celle celâluhu) yardımı ne zaman gelecek” dediği senenin adıdır Miraç.

Kurumuş derinin günlerce ısıtılıp suyunun içildiği senenin adıdır Miraç.

Sevdikleri gözünün önünde bir gül gibi teker teker solarken, sabredin demekten başka fazla bir şey bulamayan mahzun Nebînin iniltilerinin arşı titrettiği senenin adıdır Miraç.*

Yüz yirmi dört bin peygambere imam olduğu, müezzinliğini yapmak için Rasullerin yarıştığı senenin adıdır Miraç.

Yerde bazı talihsizlerin kadrini bilemedikleri Nebînin gök ehline mübarek cemalinin gösterildiği, “Senelerce seni beklemekteydik, nerede kaldın ey Rasul” diyen meleklerin bayram ettikleri günün adıdır Miraç.

Yedi kat semanın her katında Onun iştiyakıyla yanan peygamberlerin selam durduğu “müjdelediğimiz Rasul hoş geldin” dedikleri selamın adıdır Miraç.

Cebrail’in “ben buradan ileriye bir adım dahi atamam, atarsam yanar kül olurum” dediği, sidretü’l-müntehanın bile geri bırakıldığı anın adıdır Miraç.

Cenneti, Cemalullahı (celle celâluhu) müşahede ettikten sonra, ümmetine sevgisinden dolayı, dişinin kırıldığı, üzerine işkembelerin atıldığı, günlerce bir lokma olsun bulamadığı çileli hayata dönen Rasulün vefasının adıdır Miraç.

Hazreti Ebu Bekir’e sıddikiyetin verildiği, elmaslarla kömürlerin ayrıştırıldığı mihengin adıdır Miraç.

Rabbim, günde beş defa çıktığımız küçük miracımızın hakkını vermeyi bizlere nasip eylesin.

Rabbim, bu güzel günlerin gündüzünü oruçla, gecesini Kur’anla, salavatla, tefekkürle, muhasebeyle, istiğfarla, duayla, sadakayla, ziyaretle geçiren kullarından eylesin. Âmin…

Selam ve dua ile...

(alıntılar yapılmıştır)

2 yorum:

  1. Amin.. Kardeşim eline yüreğine sağlık çok güzel yasmışsınız ALLLAH razı olsun sizden...

    YanıtlaSil
  2. Teşekkürler Aynur Göçmez, bir derleme yaparak anlatmaya çalıştık sadece...
    Emeği geçen herkesten Allah razı olsun...

    YanıtlaSil